Kayıt Dışı Mücadele
Bakanlıkların ve Kurumların istatistikleri incelendiğinde sadece 4 kurumun yıllık 42 bin proje kapasitesi bulunduğu görülmektedir. Türkiye’de hibe veren diğer kuruluşlarında devreye girmesi ile bu rakam 50 binin üzerinde olduğu tahmin edilmektedir. Ancak meslek mensubu danışmanların bu projelerde en büyük rakibi kayıt dışı proje hazırlayan kişilerdir. Sektör çok büyük olmasına rağmen gerçek oyunculardan daha fazla kayıt dışı oyuncu Proje Pazarından pay almaktadır.
Çoğu zaman yasal, hukuki ve etik sınırları tanımadan kurum personelleri tarafından hazırlanan projeler hem sektörün ekonomik büyüklüğüne darbe vurmakta hem de haksız rekabet oluşturmaktadır.
Teklifimiz kayıt dışı ile mücadelenin HİBEDER’in temel hedefleri arasında yer almasıdır. HİBEDER üyelerinin ve yasal meslek mensuplarının çıkarlarını kurumlar düzeyinde takip edilerek kayıt dışının engellenmesi sağlanacaktır. Kayıt dışı ile en ideal mücadele yöntemi kayıtlı danışmanlığın özendirilmesidir. Bunu için önerilen yöntemler;
Proje çağrılarında rehberlerde “DANIŞMAN” tanımının yapılmasını sağlamak.
Kurum tarafından belirlenen format ve şartlarda danışmanın evrak vb. proje bileşenlerinin takibini yapacak tip vekâletname veya evrakların başvuru dosyası ekinde sunulmasını sağlamak. Böylece danışman kullanımının özendirilmesi ve ulusal vergi sistemine kayıtlı olmayan danışmanların sistem dışına kendiliğinden çıkarılmasını sağlamak.
Projede bulunan bu evrak sayesinde kurumlarda saygınlığın kazanılması ve başvuru sahibi adına sınırlı hareket edebilme kabiliyetinin sağlamak.
Başvuru Çağrı rehberlerinde “Proje Hazırlama” ve “Yürütme” gider kalemlerinin oluşturulması için çalışmalar yapmak. (Kayıt dışı danışmanlık yüzünden kaybedilen vergi geliri danışmana verilecek hibeden daha fazla düzeydedir.) Bu konuda Maliye Bakanlığı nezdinde çalışmalar sürdürmek. Böylece verilecek hibeden dolayı özellikle kurumlarda proje hazırlayan kişilerin sistem dışına itilmesini sağlamak.
Yürürlük de olan KDV Tebliğinde %18 olan KDV oranının da indirim yapılması için çalışmalar yapmaktır.
Mesleki Yeterlilik
Proje Danışmanlığı, meslek olarak Mesleki Yeterlilik Kurumunda henüz akredite edilmiş durumda değildir. Proje danışmanlığı sektörde tek taraf değildir. Aynı zamanda projeleri inceleyen uzmanlar, değerlendiren bağımsız değerlendiriciler vb. aktörler kamuda kadro olarak tanımlanmasına karşın meslek olarak tanımlanmış değildir. Sektörün diğer aktörleri paydaş olarak kabul edilerek mesleki yeterlilik sorunu entegre bir şekilde MYK’da çözülmelidir. Bu nedenle HİBEDER sektörün diğer paydaşları ile etkin stratejiler geliştirerek meslek mücadelesi vermelidir. Bu kapsamda taslak olarak teklifimiz;
Sektörün diğer paydaşları (Hibe veren kurum ve kuruluşlar ile hibe danışmanlarının bağlı olduğu STK’lar) ile çalıştaylar düzenlemek ve MYK karşısında kamu gücü desteğini almak.
Mesleki Yeterlilik ile ilgili AB müktesebatını vb. benzer mevzuatın transferini sağlamak.
Mesleki Eğitim
Mesleki eğitimin önündeki en önemli engel kurumların eğitimleri gelişi güzel yapmasıdır. Her kurum kendi bakış açısıyla danışman yetiştirme eğilimindedir. Bu nedenle danışmanlık proje yazma ve yürütme eğitimlerine kamunun ayırdığı kaynak ile eğitim etkinliği doğru orantılı olarak gelişmemektedir. HİBEDER Sektörde etkin ve verimli olmayan bu eğitimleri ve uygulama farklılıklarını en aza indirecek eğitim organizasyonu oluşturmalıdır. Bu kapsamda teklifimiz;
Hibe veren kurum ve kuruluşlarla koordineli bir şekilde HİBEDER AKADEMİ’yi kurarak mesleki eğitimlerin HİBEDER tarafından organize etmek.
Hibe veren kurum ve kuruluşların katkılarıyla HİBEDER AKADEMİ’nin yapacağı eğitimlere ait sertifikalarının ülke genelinde itibarının ve saygınlığının oluşturmak
HİBEDER AKADEMİ’nin akredite eğitim organizasyonu haline getirmektir.